O eski günler, hatıralar

O eski günler, hatıralar

Benim çocukluğumda annelerimiz çalışmazdı. Okuldan eve geldiğimde boynumdaki anahtarla kapıyı hiç açmadım.
Hatta babanım bile anahtarı yoktu. Annem evimizin bir parçası gibiydi, hep evdeydi. Heryere birlikte giderdik, zaten öyle çok da gidilecek bir yer yoktu ki.

En büyük eğlencemiz sokaklarda oynamaktı. Sokakta oynamak diye bir kavram vardı yani. Cafelerde, alış veriş merkezlerinde buluşmazdık. Okula arkadaşlarımızla gider, birlikte çıkar, oynaya, zıplaya yürüyerek gelirdik. Servis falan yoktu. Ayakkabılarımız eskirdi. Hatta öyle olurdu ki; çantalarımızı kaldırımlara koyar oyuna bile dalardık.
Annelerimiz bu durumu bildiklerinden kardeşlerimizle bizlere ekmek arası bir şeyler hazırlar gönderirdi.
Mahallemizdeki teyzeler annemiz gibiydi. Susayınca girer evlerine su içerdik. Ya da pencereden bir sürahi bir bardak uzatır, hepimiz aynı bardaktan kana kana içerdik. (daha&helliip;)

Sırtında ne var? Boş yok, boş yok hiç!.. Namaz ki bir gök yolculuğu

Sırtında ne var? Boş yok, boş yok hiç!.. Namaz ki bir gök yolculuğu

namazBir varmış bir yokmuş 🙂 Böyle başlar ya hani masallar.. Ama bu anlatacağım masal değil, gerçekten yaşanmış bir zamanlar, şimdi masal olsa da..

Efendim delilerin-velilerin çok olduğu o eski zamanlardan birinde, meczubun biri camiye girer, belli ki namaz kılacak.. Ama oturmaz, meraklı ve şaşkın gözlerle etrafı süzer-dolanır.. Bir oraya, bir buraya her köşeye dikkatlice bakar ve hızla çıkar gider..

Az sonra sırtında bağlanmış odunlarla tekrar gelir camiye ve tam namaza başlamak üzere olan cemaatle birlikte saf tutar..Ama sırtındaki odunlarla güç bela bitirir namazını.

Eğilip kalktıkça yere düşen odunlar, çıkardığı ses vs. derken, tabii cemaat de rahatsız olmuştur bu durumdan.. Nihayet biter namaz, bitmesine ama her kafadan bir ses çıkar.. Herkes kıpırdanmaya, adama söylenmeye başlamıştır bile.. İmama kadar ulaşır sesler, hafiften tartışmalar..

(daha&helliip;)

Nasip (1000 Altın)

Güzel Dini Bir Hikaye Nasip (1000 Altın)

Gencin birisi Kâbe’de hep, “Ey doğruların yardımcısı olan Allah’ım, ey haramdan sakınanların yardımcısı olan Allahım, sana hamdü sena ederim” diye dua eder.

Bu durum herkesin dikkatini çeker.

Birisi, (Neden hep ayni duayı yapıyorsun, başka bir şey bilmiyor musun?) der.

O da anlatır: (daha&helliip;)