Eğlence
itiraf.com’dan seçmeler
itiraf.com’dan seçmeler ilginç itiraflar
Kaşındım
“Seni çok seviyorum aşkım.” dedim.”Sırtımı kaşısana.” dedi. Kaşıdım, biliyorum kendim kaşındım.
Kaşındım
“Seni çok seviyorum aşkım.” dedim.”Sırtımı kaşısana.” dedi. Kaşıdım, biliyorum kendim kaşındım.
Büyük şirketlerden birisinin genel müdürü, gerçek bir klasik müzik aşığıymış.
Günlerden bir gün, şehre ünlü bir orkestra gelmiş. Vereceği konserin en önemli parçası da Schubert’in ünlü ‘Bitmeyen Senfoni’siymis’. Genel müdür bu eseri dinlemek için çok hevesli olmasına rağmen, işi nedeni ile, konsere gidemeyeceğinden, gelen davetiyeyi şirketin insan kaynakları müdürüne vermiş ve;
(daha&helliip;)
Sütten çıkmış ak kaşık!
Hep biz haklı, hep biz masumuzdur!
Tüm dünya aleyhimize anlaşmış, üstümüze üstümüze geliyordur hep..
Ayağımıza taş dokunsa, elimize diken batsa, suçlu gayrımızdır!
Sınavdan başarısız mı olduk? Sorular zordu!
Sınıfı mı geçemedin? Ya da kötü not mu aldın? Kabahat hocanındır!
Bir tartışma, kavga mı var? Suçlu hep karşı taraftır!
Örneğin;
Bunları biliyor muydunuz?
Anneler neden ıspanaktan yanadır ve neden ıspanak bitirilmeden masadan kalkmak yasaktır hala bilmiyoruz ama; sanki anne olmanın şartıymış gibi söyledikleri öyle şeyler var ki çoğumuz aynı şeyleri duymuşuzdur…
Belki komik ve manasız ama bakın aslında annelerimizden neler öğrenmişiz 🙂
1) İYİ YAPILMIŞ BİR İŞİ TAKDİR ETMEYİ
Bana bakın, gidin birbirinizi dışarda gebertin, evi daha yeni temizledim..!
Kıyamet koptuktan Sonra Gazetelerdeki Haberler… Gazete isimlerine dikkat
Sabah Gazetesi : Biz Öldük!
Anadolu Ajansı : Kıyamet koptu ( A.A)
Zaman Gazetesi : Biz demiştik, böyle olacağı belliydi!
Dünya Gazetesi : IMKB’ de endeks bir daha yükselmeyecek.
Hafta Sonu : Ayhan Işık ile Hülya Avşar gizlice buluştular
Erkekçe : Ayın hurisi
Fanatik Gazetesi : Bu maçın galibi yok!
Sırtında ne var? Boş yok, boş yok hiç!.. Namaz ki bir gök yolculuğu
Bir varmış bir yokmuş 🙂 Böyle başlar ya hani masallar.. Ama bu anlatacağım masal değil, gerçekten yaşanmış bir zamanlar, şimdi masal olsa da..
Efendim delilerin-velilerin çok olduğu o eski zamanlardan birinde, meczubun biri camiye girer, belli ki namaz kılacak.. Ama oturmaz, meraklı ve şaşkın gözlerle etrafı süzer-dolanır.. Bir oraya, bir buraya her köşeye dikkatlice bakar ve hızla çıkar gider..
Az sonra sırtında bağlanmış odunlarla tekrar gelir camiye ve tam namaza başlamak üzere olan cemaatle birlikte saf tutar..Ama sırtındaki odunlarla güç bela bitirir namazını.
Eğilip kalktıkça yere düşen odunlar, çıkardığı ses vs. derken, tabii cemaat de rahatsız olmuştur bu durumdan.. Nihayet biter namaz, bitmesine ama her kafadan bir ses çıkar.. Herkes kıpırdanmaya, adama söylenmeye başlamıştır bile.. İmama kadar ulaşır sesler, hafiften tartışmalar..
Sevdiğim bir kardeşimin öğretmeni ödev vermiş. Ödevin konusu PHP ile sadece for ve if yapısını kullanarak 5’in faktöriyelini hesaplayınız ve ekran görüntüsü aşağıdaki gibi olsun istemiş.
1! = 1
2! = 2 x 1
3! = 3 x 2 x 1
4! = 4 x 3 x 2 x 1
5! = 5 x 4 x 3 x 2 x 1
5’in faktöriyeli = 120 dir. (daha&helliip;)
Biraz düşünelim…
Değer verdiğimiz şeyler bize neler kazandırıyor? ya değer vermediğimiz şeyler bizden neler götürüyor ki bunu hak ediyorlar.
İlginçtir ki;
10 milyonu sadaka verecek olsak bu miktarı çok buluruz sadaka vereceğimiz kişi hakkında kılı kırk yarar bin bir düşünceler ile tereddütlere düşer vazgeçeriz, ama 10 milyon ile mağazadan birşey almaya gitsek alacak birşey bulamayız…
Doğumdan sonra hayat var mı? isimli etkileyici bir hikaye
Anne rahmine düşen ikiz kardeşler önceleri her şeyden habersizdi. Haftalar birbirini izledikçe onlar da geliştiler. Elleri, ayakları, iç organları oluşmaya başladı. Bu arada, etraflarında olup biteni fark etmeye başladılar. Bulundukları rahat, güvenli yeri tanıdıkça mutlulukları arttı. Birbirlerine hep aynı şeyi söylüyorlardı:
“Anne rahmine düşmemiz, burada yaşamamız ne harika değil mi? Hayat ne güzel şey be kardeşim!” (daha&helliip;)